ÖZGÜR BAYRAK: ” YERLİ TURİST SEKTÖRÜMÜZE SAHİP ÇIKMALI “

72

Sönmez Holding’in Turizm Koordinatörü Özgür Bayrak, turizm sektörü ve Sönmez Holding’in turizm yatırımlarıyla ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bayrak, darbe girişiminin öncesinde ve sonrasında yaşananların ardından Sönmez Holding’in ve Baia Oteller zincirinin yatırımlara devam edeceğini, Türkiye’nin geleceğine güvenlerinin tam olduğunu dile getirdi.

 

Merhaba Özgür Bey… Öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz? Kaç senedir bu sektörün içerisindesiniz?

1996 yılında profesyonel olarak Antalya’da başladım ki o zaman yeni gelişen bir bölgeydi. 20 senedir bu sektördeyim. Antalya’da yaşıyorum. 1996’dan bugüne Türk turizminin ne kadar büyük bir ivme kaydettiğini hepimiz görüyoruz. Ben de bunun içinde yer alma fırsatı buldum. 2009 yılında Sönmez Holding’de çalışmaya başladım. Aslında Sönmez Holding 2005 yılında Bodrum’daki yatırımlarıyla bu sektöre giriş yapmıştı. Sonrasında turizme olan inancı ve sevdası sonsuz olan Celal Sönmez, daha büyük yatırımlar gerçekleştirdi ve Lara turizm bölgesinde çok güzel bir otel yaparak 2009 yılında Baia Lara’yı açtı. Uludağ ve Bursa otellerini de düşünürsek Sönmez Holding olarak, Türk turizmine hizmet etmekten gurur duyuyoruz.

 

Baktığınız zaman da aslında turizm Türkiye için çok önemli bir sektör…

Şunu biliyoruz ki turizm Türkiye’nin en büyük iki ticari sorunu olarak görülen işsizlik ve cari açığın ilacıdır. Burada ürettiğimiz hizmeti, döviz karşılığında turistlere satıyoruz dolayısıyla cari açığın en önemli ilaçlarından biri turizm. Güney bölgemizde Antalya, İzmir, Marmaris, Bodrum gibi pek çok yerde 2 binden fazla tesis mevcut ve her birinin ortalama istihdam sayısı 300 civarında. Yani işsizliğe de çok ciddi bir katkıda bulunuyor. O yüzden çok mutluyum, bu sektörde ve Baia oteller bünyesinde bulunmaktan memnuniyet duyuyorum. Mevcut olan ve bundan sonra yapacağımız tüm otellerin koordinatörü olarak, ülkemize olan inancımızla, Türk insanının çalışkanlığına olan güvenimizle, vizyonumuz ve enerjimizle turizm yatırımlarına devam etme kararı aldık.

Baia oteller zincirinden bahsedersek neler söyleyebilirsiniz? Gelecek hedeflerinizden de bahsedebilir misiniz?

Hizmet sektörünün stratejileri maalesef çok uzun vadeli olamıyor. Bizim hedefimiz şu, yaptığımız işe güveniyoruz. Baia otelleri hem resort, hem şehir içi hem de dağ otelciliğinde önemli bir noktaya geldi. İlk otelimiz olan Baia Bodrum’da yaklaşık 220 odalı tesisimizde misafirlerimizi ağırlıyoruz. Sezonluk çalışan bir otel, Bodrum’da Gündoğan koyunda yer alıyor. Minimalist bir mimari yapısı var. Oldukça sade, dinlendirici bir tasarıma sahip otelimizde 250 civarı personelimize istihdam yaratıyoruz.

ZİRVEDEKİ BAİA

Kış turizminin gözde mekanlarından olan Uludağ’daki otelimiz Monte Baia Uludağ ise ikinci gelişim bölgesindeki en modern ve yeni tesislerden biri. Bu otelimizde de yaklaşık 170 odayla hizmet veriyoruz. Aralık-Mart ayları arasında misafir kabul ediyoruz. Tabi geçtiğimiz yıllardan bu yana hem artan küresel ısınma hem kayak merkezlerinin artması hem de yerli turistin daha keşifçi olmaya başlamasıyla değişiklikler yaşanabiliyor. Özellikle yetersiz kar yağışı nedeniyle kar kalitesi istediğimiz boyutta değil. Tabii bunların hepsinin bir çözümü var. Doğanın verdiklerinin üzerine biz de yatırımcılar olarak bir şeyler koymaya çalışıyoruz. Sezonu uzatacak yatırımlar konusunda Celal Sönmez’in de önemli çalışmaları var. Ama Uludağ hem ulaşımın kolay olması hem tesislerin gelişmesi hem de Uludağ’ın eşsiz güzellikleri olduğu için ilk tercihlerden…. Bizim severek yaptığımız işlerimizden birisi.

 

AMİRAL GEMİSİ BAIA LARA

Amiral gemimiz ise Lara bölgesinde 2009 yılında açılan ve yaklaşık 400 odayla hizmet veren Baia Lara otelimizdir. Yurtiçinde, yurtdışında ve internet satışı sayesinde müşteri çeşitliliği yakalamış en büyük otelimiz. Değişik dallarda ödüllerimiz de mevcut. Baia Lara’yla gurur duyuyoruz. Bu yatırımı gerçekleştirdikten sonra Celal Bey’in de ileri görüşlülüğüyle, acaba şehir içinde de yatırım yapalım mı diye düşündük ve Baia Bursa’yı hizmete açtık. Çok anlamlı, akıllı, ideal oda sayısına sahip bussiness otel yaptık. İlerici, vizyoner ve rasyonel stratejilerle yatırım yapıyoruz. Ama Türkiye’de her sektörde olduğu gibi maalesef talep yaratmadan arz yaratıyoruz. Bursa’yla alakalı çok ciddi bir geceleme talebi olmadan çok sayıda otel açılmış durumda. Allah herkesin yolunu açık etsin ama bir master plan yapılması gerekiyor. Nicel mevzuatlardan, nitel mevzuatlara dönülmeli. Pişman mısınız? Diye sorarsanız da zerre kadar pişman değiliz. Biz şehir içi otelciliğinde var olmaya devam edeceğiz.

 

Sönmez Holding’in yatırımlarına devam edeceğini görüyoruz…

Uzun yıllardır aklımızda turizmle alakalı yeni yatırımlar var. Sönmez Holding değişik alanlarda hizmet ve ürün üreten bir holding ve Celal Sönmez de buna devam etmek istiyor. Biz Türkiye’nin geleceğine çok inanıyoruz. Bizim kadar genç nüfusa sahip başka bir ülke yok. 30’a yakın ülkeye gittim. İnanın gittiğim hiçbir ülkede, bizim kadar iyi ve gönülden bu işi yapan başka millet yok. O yüzden hem Türk halkına, hem devlete hem de Türkiye’ye inandığımız için biz bu yatırımları yapmaya devam edeceğiz. Şu anda fizibilite çalışmaları devam ediyor. İnşallah en kısa zamanda yeni yatırımların müjdesini vereceğiz.

 

Bu yılında başında Rusya’yla yaşanan kriz vardı. Yaz ayları yaklaştıkça turizme olan etkisi merak ediliyordu. Zira Ruslar Antalya’yı en çok ziyaret edenlerdendi. Son 1 aydır da Rusya’yla olan ilişkiler iyileşti derken, 15 Temmuz darbe girişimi ve sonrasında yaşananların turizme olan etkisini nasıl değerlendirirsiniz?

Bir otelin değerini bulması için getirdiğiniz turistlerin çeşitliliğinin çok olması lazım. Tabiri caizse bütün yumurtaları aynı sepete koymamak lazım. Biz turizmde bu hatayı yaptık. Ruslar, Antalya ve Türkiye için çok önemli partnerlerdir. 3 buçuk milyon turist karşıladığımız bir ülke. Almanya ha keza… Cirosal boyutta da Ruslardan daha çok kazanıyoruz. Dünyada turizm trendleri geriye gidiyor. Bütün sektörlerde bir durgunluk var. Yunanistan’da yaşana iflas Doğu Avrupa ülkelerini de ürküttü. Gelmeleri için charter uçaklar koyduk. Charter firmaları, Belgrat’tan, Macaristan’dan Romanya’dan direkt Antalya’ya charter koyarak risk almışlardı. Artık eskisi kadar risk alan yok. Orta Avrupa’da Almanya, İsviçre, Avusturya… Türkiye’deki en ufak krizde bunu manipüle ediyorlar. Bunlar tabi etkiliyor. Almanya’da nüfus yaşlandı, emekli sayısı artıyor, para harcayan sayısı azalıyor. Hepsi etkiliyor bizi… Belçika, Hollanda, İngiltere’de de işler kötü. Oralarda da bombalar patladı. Bunlar Avrupa’da kaybettiklerimiz. Rusya’yla 24 Kasım’da bu olay yaşandıktan sonra bıçak gibi kesildi. Bir turizm ambargosu oluştu ve çok ciddi zarar gördük. Lakin önemli olan bu ülkenin geleceğidir. İçeride birlik olan ülkelerin bugünkü noktaları bellidir. Almanya, Japonya gibi…

 

YERLİ TURİST SEKTÖRÜMÜZE SAHİP ÇIKMALI

Biz birbirimize sahip çıkacağız, özellikle yerli turist sektörümüze sahip  çıkacak. Biz bu ürünleri, hizmeti insanlarımız için üretiyoruz. Devletimiz de sağolsun, Ramazan Bayramı tatilini 9 güne çıkardı. Her bölgede bir ivme oldu. Şimdi tahmin ediyorum Kurban Bayramı tatili de 9 gün olacak. O da bir ivme yaratacak. Ama bunların hepsi pansuman tedavisidir. Aslolan ülkenin stabil bir şekilde, bugün olduğu gibi birlik ve beraberliğidir. Şuan turizm için muazzam bir ortam var. Bu turizm için büyük bir teşviktir. O yüzden biz de turizm yatırımları yapacağız. Tek bir ülkeye bağlı değiliz, bu stratejiyle devam edeceğiz. Baia markasını, uluslararası platformda tanınan ve tercih edilen önemli bir zincir haline getireceğiz. Sonuna kadar inanıyorum ve güveniyorum. İyi ki bu sektördeyiz…

 

Turizm sektöründe bugün yaşadığımız sıkıntılar konusundaki düşünceleriniz nelerdir?

Artık bence turizm yatırımlarına bir ‘es’ verip, ki yatırım sadece yeni inşaat demek değil. Mevcut tesisleri geliştirerek, Sönmez Holding olarak büyüyeceğiz. Nitelik olarak kendimizi daha ileriye götürecek adımlar atmalıyız. Türkiye, dünyada 6. sıradadır. Önümüzde Fransa, Almanya, Amerika gibi ülkeler var. Bu muazzam bir nokta. Bugün yakaladığımız başarıyı daha ileriye götüreceğimize inanıyorum. Bu dönemde bizi bırakarak, başka ülkelere gidenler şu anda kendi aralarında konuşuyorlar. Verdikleri para aldıkları hizmette bizimler yarışacak başka bir ülke yok.

 

Olağanüstü olayların yaşandığı bir yıldan geçiyoruz. Siz ne düşünüyorsunuz bu konuda?

Çok zor bir yıl geçecek, yıl sonunda bilançolara bakınca üzüleceğiz, turizme sadece otel olarak bakmamak lazım, 40 sektörü etkiliyoruz. Aklınıza ne gelirse hepsinin turizmle alakalı cirosu var. Otellerin durumu kötü olursa tedarikçilere para ödenemezse bu zincirleme etki yaratır. İnşallah o günleri görmeyiz. Ama en büyük inancımız da şu ki mevcut durumda herkes birbirine kenetlenmiş ve geleceğe yönelik planlar yapıyorlar. 15 Temmuz’dan sonra vatandaşların dolar bozdurması, döviz devalüasyonuyla ilgili senaryoların gerçek olmasını önledi. Eğer olsaydı bugün çok farklı şeyler konuşurduk. Biz de ülkemizin geleceği için çalışmaya, üretmeye devam edeceğiz. Çalışan herkesin de kendisini bir turizm elçisi olarak görmesini istiyoruz. Umuyorum ki önümüzdeki günler daha aydınlık olacaktır.