Turizmdeki krizin havacılık sektörüne nasıl yansıdığını ve havacılıkta yaşanan sıkıntıların nasıl aşıldığını Corendon Airlines Yönetim Kurulu Başkanı Yıldıray Karaer anlattı.
Son iki yıldır Türkiye turizmindeki kriz havacılık sektörünü nasıl etkiledi?
Son iki yıldır Türkiye turizminde daralma olması özellikle bizler gibi Türk bayraklı olup da turistik hava taşımacılık yapan havayollarını olumsuz yönde etkiledi. Talep daralması sonucu uçuşlar azaldı ve uçakların birçoğu yerde kaldı.
Fakat 2017 sezonunda Haziran-Temmuz-Ağustos aylarında bu olumsuz trendin dışına çıkıldı. Avrupa pazarı özelinde konuşacak olursak en büyük sıkıntı Türkiye’deki olumsuz gelişmelerden sonra portföyünü başka destinasyonlara çeviren havayolları sebebiyle Türkiye’ye uçacak uçak bulunamamasıydı.. Bu zorluk aşılsaydı, turizm sektörü olarak daha iyi bir sezon geçirebilirdik.
Siz firma olarak krizinden daha az etkilenmek için ne gibi önlemler aldınız ve nasıl bir strateji uyguladınız?
Biz bir dizi ekonomik önlemin yanı sıra 2016 sezonu itibariyle iki uçağımızı wetlease dediğimiz usulle yabancı havayollarına kiraladık. Halen de bu yöntem ile bazı uçaklarımız başka firmalar adına uçuyor.
Ayrıca 2017’de Türkiye ve Hollanda bayraklı havayollarımızdan sonra Avrupa’da bir havayolu daha kurduk. Corendon Airlines Europe isimli yeni havayolumuz ile çalıştığımız diğer birçok tur operatörünün de Avrupa’nın çeşitli baselerinden yine Avrupa içindeki tatil destinasyonlarına yapmış olduğu operasyonları yürütüyoruz.
2018 yılı için planlamalarınız nelerdir?
Corendon Airlines Europe olarak 2017-2018 kış sezonunda bir uçağımızı Avrupa’nın kış turizmi için popüler destinasyonu Hurghada’ya base ediyoruz ve Almanya, Estonya ve Avusturya’dan Mısır’a uçuşlar düzenliyoruz. 2018 yaz sezonunda ise yine bu ülkelerden Heraklion’a uçacağız.